Katı’
Rivayetlere göre ilk olarak 14. yüzyılda Afganistan’da icra edildiği düşünülen katı' sanatı, sanat tarihçilerine göre ise, Orta Asya’da halk sanatı olarak ortaya çıkmıştır. Süsleme sanatı olan katı’nın ilk örneklerine oyma deri kitapların kapaklarında rastlanmaktadır. İslam dünyasındaki örneklerine 15. yüzyılda Timurlar ve Akkoyunlular döneminde rastlanmıştır. Bu sanatın ilk ve en önemli ustasının ise; 15. yüzyılda Herat’ta yetişen Abdullah Kaatı olduğu bilinmektedir.
Orijinal ve güzel süsleme tarzı olan kat’ı sanatının, Osmanlılarda kendine yer bulduğu ve geliştiği döneme bakıldığında 16. yüzyıla tekabül ettiği görülmektedir. Özellikle Türk kitap sanatları içerisinde kendisine geniş yer bulan bu sanatla; büyük bir desen çeşitliliğinin görüldüğü oymaların eski cilt kapaklarında, murakka albümlerde, el yazmaları ve yazı çekmeceleri gibi değişik özellikteki eserlerde de karşılaşılmaktadır.
Kâğıt oymacılığının Osmanlıda parladığı dönem ise Kanuni Sultan Süleyman dönemidir. Aynı şekilde Yavuz Sultan Selim ve II. Beyazıt dönemlerinde de tezhipten sonra en çok kullanılan sanat olmuştur.
Katı' sanatının Avrupa’da yankı uyandırdığı dönem Doğu seyahatleri yapan Batılı oryantalistlerin ilgisi neticesinde 17. yüzyıl olmuştur. Osmanlılarda katı' olarak bilinen kâğıt oymacılığı sanatı Avrupa’da silhouette (gölge) ismiyle kendisine yer bulmuştur. Avrupa’ya taşınması bir yana geçen yüzyıllar boyunca özellikle 18. yüzyılda Lale Devri’nin etkisiyle katı' sanatında kullanılan üsluplarda da değişiklikler meydana gelmiştir. Yeni üslupla birlikte üç boyutlu bir görünümün hâkim olduğu, “katı' manzara resimleri” ortaya çıkmıştır. Manzara resimlerinin yanı sıra çiçek motifleri de bu dönemde öne çıkan süslemelerdendir. 18. yüzyılın ikinci yarısından itibaren diğer gelenekli sanatların kaderiyle benzer bir şekilde katı' sanatı da gerilemeye mahkûm olmuştur.
Her ne kadar gerileme yaşasa da günümüzde usta sanatçıların icraları ile bir Turing işletmesi olan İstanbul Sanatları Çarşısı’nda yaşamaya devam eden sanatlardan birisidir.
Sanatçılarımızın yapmış olduğu eserlerden örnekler;
İstanbul Sanatları Çarşısı’nda Kat'ı sanatını icra eden sanatçılarımız;
Ersin Yıldızhan
1967 yılı, İstanbul doğumlu olan Ersin Yıldızhan ilk, orta ve lise eğitimini İstanbul’da tamamlamıştır. 1997 yılında Prof. A. Süheyl Ünver Nakışhanesi’nde Klasik Türk Sanatları eğitimine başlamış, 2001 yılında Tezhip icazetini almıştır. 2006 yılına kadar bu atölyenin tezhip grubunda çalışmalarını sürdürmüş ayrıca 2004 yılından itibaren TBMM Genel Sekreterliği Milli Saraylar Daire Başkanlığı Geleneksel Türk Sanatları Eğitim Merkezi Kat’ı atölyesinde Dürdane Ünver ve Müjgan Başköylü’nün verdiği Kat’ı derslerine devam etmiştir. 2007 yılında bu kurumdan mezun olmuş, 2010-2013 yılları arasında Dürdane Ünver’in yardımcısı olarak Mim Sanat Akademisi’nde Katı’ eğitmenliği yapmıştır.
Çeşitli yurt içi ve yurt dışı sergilerde eserleri yayınlanmıştır.
Küçükçekmece Belediyesi Geleneksel Sanatlar Akademisi’nde 2013 yılında başladığı kat’ı eğitmenliği görevini sürdürmekte ve İstanbul Sanatları Çarşısı’nda bulunan atölyesinde çalışmalarına devam etmektedir.